Contemporary Istanbul Vakfı’ndan, bir açılıştan, bir yemekten, bir lansmandan çok daha fazlası; Kültür ve Sanatın geleceği ile ilgili bir vizyon yolculuğu.

Contemporary Istanbul Vakfı, fikirlerini ve desteğini her zaman önemsediği seçkin dostlarıyla, 29 Eylül akşamı, Fişekhane içinde kendisine ayrılmış bir sergi ve üretim mekanı olan Cocoon’dabuluştu. Bir sergi açılışı, geleceğe ait bir vizyon sunumu, ardından yakın dostlarla yenilen samimi bir akşam yemeği şeklinde organize edilen bu gece, Contemporary Istanbul Vakfı’nın kültür ve sanat dünyasıyla ilgili vizyonunu belki de ilk defa dünyayla paylaştığı, adeta bir başlama vuruşuydu.

Contemporary Istanbul Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ali Güreli ve Özak Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık’ın ev sahipliğinde gerçekleşen bu davet, aynı zamanda 30 Eylül itibari ile halka açık olarak gezilebilecek bir serginin, Güreli Koleksiyonu’ndan derlenen eserlerin yer aldığı “Yanıksama” sergisinin de açılışına vesile oldu.

Vakfın Yönetim Kurulu Başkanı Ali Güreli, yaptığı vizyon sunumunda şunları söyledi:

“Bu akşam bir araya gelme sebebimiz, sadece vakfımızın yeni mekanının lansmanı, sadece birlikte yenecek bir akşam yemeği ya da sadece bir sergi açılışı değil. Bunlardan çok daha fazlası. Evrensel sanat dünyasında Türkiye’nin yenilikçi, geleceği kuşatan ve kavrayan sanatsal üretimini desteklemek, yeni boyutlara taşımak, gençlere ve yaratıcılığa fırsat vermek, eğitmek, teşvik etmek için el ele vereceğimiz, ortak projeler üreteceğimiz bir sürecin başlangıcı. Biz, bu gece… içinden geçtiğimiz dar ve zor zamanlarda, geleceğe, sanatçılarımıza ve başaracağımız işlere duyduğumuz büyük güvenin bir kanıtı olarak buradayız.

Bu gece burada bulunan herkes, kültür ve sanatın şehrimiz için, ülkemiz için, insanımız için ne kadar önemli olduğunun farkında.

Sanat iyileştirir, iyi hissettirir, yeniden üretmeyi istetir. Vakıf olarak inancımız şudur ki; daha büyük sorumluluk almalıyız. Toplumla daha yakın ilişkiler kurmalıyız. Hayatın daha fazla içinde olmalıyız. İşte bu yüzden Sayın Ahmet Akbalık’ın bu vizyonumuza olan desteği, bizi gururlandırıyor, heyecanlandırıyor. Kendisine şükranlarımızı sunarız.

Şüphesiz, belirsizlik dönemindeyiz. Ama biliyoruz ki, belirsizliğin ardından neyin geleceğini en iyi sanat açıklayabilir. Ve belirsizlik… belki de en büyük umuttur.”